Dünyanın en büyük halkla ilişkiler şirketi BM’nin “Global Sosyal Medyaya Check Up” (Global Social Media Check-up) başlıklı çalışması, ABD’den 29, Avrupa’dan 48, AsyaPasifik’ten 20 ve Güney Amerika’dan 3 olmak üzere, “Fortune Global 500” listesinden ilk 100 firmayı kapsıyor.
Araştırma, bu 100 global dev firmanın yüzde 65’inin Twitter’da, yüzde 54’ünün Facebook’ta, yüzde 50’sinin YouTube’ta olduğunu, yüzde 33’ünün ise kendi blog’unu işlettiğini gösteriyor. Bölgesel olarak bakıldığında, Asya örneklemindeki şirketlerin yarısında kurumsal blog bulunuyor ve aylık ortalama 14 giriş yapılıyor. Kurumsal blog sahipliği oranı Amerika’da yüzde 34, Avrupa’da ise yüzde 25.
En agresif şirket Çin
Blog sahipliğinin aksine Amerikalı devlerin yüzde 72’si, Avnıpalıların ise yüzde 71’i Twitter’da faal. Bu oran Asya için yüzde 40. Amerika, Avrupa ve Asya’da Facebook için bölgesel oranlar Amerika için yüzde 69, Avrupa için yüzde 52 ve Asya için de yüzde 40. YouTube’da da Amerika yüzde 59 ile yine başı çekerken Avrupa yüzde 52 ile ikinci ve Asya da yüzde 35 ile üçüncü sırada yer alıyor.
Genel olarak araştırmaya dahil firmaların yüzde 79’u üç platformdan en az birinde faaller. Paydaşlan ile iletişim kurmak için 4 platformun hepsini birden kullananların oranı ise yüzde 20. Twitter’da bulunan şirketlerin yüzde 82’si en az haftada bir “tweet” giriyor ve tipik bir tweet hesabının 1489 takipçisi var. Aynı zaman dilimi içerisinde Facebook’ta yeni bir giriş yapanlann oranı yüzde 59 iken son bir ay içinde YouTube’da yeni video klip ekleyenler yüzde 68. Raporda, “İnterneti pazarlama aracı olarak en agresif kullanan kuruluş Çinli telekom devi Çin Mobil oldu. Ancak Çin Mobil kendi sitesini kullanıyor ve hatta müşterileri için kendi sosyal ağını oluşturuyor” deniliyor.
Anarşik ortam doğurdu
Sony, Panasonic ve Nissan gibi Japon firmaların ise gerek kendi gerekse dış pazarlarda online pazarlamaya daha kuşkulu yaklaştıkları belirtiliyor. Buna rağmen, araştırmaya dahil olanlar arasında Sony’nin Twitter’daki PlayStation hesabı 115 bin takipçi ile en popülerler olanlardan biri.
Raporun sonuç bölümünde sosyal medyanın yükselişiyle kontrolün firmalardan tüketiciye geçtiği ve bunun “iletişim anarşisi”ne sebep olduğu iddia ediliyor. Raporda aynca araştırmaya dahil dev global firmaların çoğunun “sosyal medya okyanusu”na sadece ayaklarının ucunu soktukları, bazılarının büyük bazılarının ise sadece küçük dalgalar yarattığı belirtiliyor. Ortalama bir firmanın 4.2 Twitter hesabı, 2.1 Facebook sayfası ve 1.6 YouTube kanalı işlettiği ve bu kalabalığın “netdaşın” (internet vatandaşı) kafasını kolaylıkla kanştırabileceği göz önüne alınırsa, temel meselenin koordinasyon olduğu ortaya çıkıyor.
Raporda şunlar öneriliyor: Kurumsal pazarlama iletişiminde son derece açık ve net olunması, ayrıca çalışanlar için rehber ilkeler hazırlanması hayati önem taşıyor. Özellikle Twitter ve benzeri sitelerde izinsiz kullanıcıların marka kaçırma olayları hatırlanırsa bu iki önerinin önemi daha da iyi anlaşılıyor.
Kaynak: Referans