Sosyal medya kanallarını gerek iç iletişim gerek dış iletişim için en işlevsel kullanabilecek kurumların başında eğitim kurumları gelmektedir. Bunun bir kaç sebebi var ve maddeler halinde sıralayacak olursak :
• Öğrencilerin çok büyük bir oranı sosyal ağları etkin olarak kullanıyor;
• Çalışanlar da sosyal ağ kanallarında etkin olarak yer almaktadırlar;
• Eğitim kurumlarında etkinlikler, faaliyetler, konferanslar, sergiler, gösteriler yıl boyunca devam eder.
Öğrenciler: Gençleri “yakalamak”tan başka bir şansınız yok! ”Mesafeli” olmak, iletişimi tek taraflı yürüterek “ciddi” bir dil ile öğrencilere ulaşmak devri kapandı. Çocuklar artık çok daha zekiler, çok daha sosyaller, çok daha bilgililer ve ilgi alanlarının yelpazesi taşmış durumda. Artık siz onları takip edeceksiniz. Kabul etmek zor olsa da, gençlerden öğrenecek çok şeyimiz olabiliyor. Teknoloji işte böyle bir şey, tüm dengeleri, kuralları, kanunları alt üst etti. Artık bilgi çok da yaşa bakmıyor, başa bakıyor. Öğrencilerinizin büyük bir bölümü sosyal ağlarda sosyalleşiyor, hayatını paylaşıyor ve var oluyor. Onların olduğu yerde olmalı, onların sorunlarına, isteklerine, dileklerine kulak vermeli, sizin payınıza düşen çabayı göstermelisiniz. Onlarla iyi bir iletişim kurmak istiyorsanız eğer, onları dinlemeyi bilmeli, onlarla onların dilinden konuşabilmelisiniz.
Sosyal ağlarda sizin hakkınızda konuşuyorlar. Konuşmalarını engelleyemezsiniz ve zaten yapacağınız en büyük yanlışlardan biri onları engellemek olacaktır. Argo kullanarak sıkıntılarını dile getirebilirler, onlara müdahale etmek kendinizi onlardan uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Onlar genç, onların kanı deli akıyor ve sabırsızlar. Hepimiz öyle olmadık mı?
Eğitim kurumu olarak burada onlarla buluşacaksanız, gerektiğinde öfke taşkınlıklarını tebessümle karşılamayı bilmeli, onların kalbini kazanacak bir cevap verebilmelisiniz. Onlara doğru bir adım atmalı, yardımcı olmaya çalışmalısınız. Bu tam da ailede anne ve babanın yapması gereken davranıştır.
Çalışanlarınız: Android değil, onlar da insanlar. Onlar da sosyal ağlarda sosyalleşiyorlar, hayatlarını paylaşıyorlar. Kurum içerisinde birebir onlara ulaşarak aidyet duygusunu güçlendirmek zor olabilir. Ama bu yeni nimetten faydalanarak onlarla güzel bir iletişim kurabilirsiniz. Doğum günlerini takip edin ve onlara özel bir jest gerçekleştirin! Aklıma gelen en basit yollardan biri.
SOSYAL AĞLARDA SOSYALLEŞİN!
İçerik bolluğu bu kadar çok olan başka bir alan neredeyse yok diyebilirim. Öğrencileriniz fotoğraf paylaşıyor, çalışanlarınız fotoğraf paylaşıyorlar, etkinlikler düzenliyorlar, buluşuyorlar ve hayatın tadını çıkartıyorlar.
İnternet üzerinden neler yapabilirsiniz?
İşte eğitim kurumları için bir kaç örnek:
1. Hayran sayfanızda “reklam” yapmayın. Üyelerinizi ilgilendiren içerik paylaşımları yapın. Konser, tiyatro, gösteri, seminer, kurs, iç eğitim, gezi vb. etkinlikleri gerektiğinde web sitenizden bile güncel duyurun.
2. Üyelerinizin kendi duyurularını paylaşmalarına olanak sağlayın. (etkinlik duyuruları, yardım çağrıları, ders konularında yardım istekleri vb.) Bu duyurular reklam amaçlı, maddi kazanıma yönelik duyurular değilse paylaşılmasına izin verin. Diğer türlü paylaşımlar sayfayı reklam panosuna çevirecektir ve üyeler rahatsız olacaktır.
3. Hayran sayfanıza gelen mesajları cevapsız bırakmayın.
4. İletişim diliniz sıcak, samimi ve eğlenceli olsun. Gerek çalışanlar gerek öğrenciler sayfanızda düşüncelerini paylaşmaktan çekinmemeliler.
5. Onlara yönelik ufak tefek yarışmalar düzenleyin ve güzel hediyeler sunun.
6. Onları Twitter, Foursquare gibi ağlardan takip edin. ”Acıktım” diyerek sınıfını belli eden bir öğrenciye sürpriz yapın ve bir görevliyle yemek göndermeyi deneyin:)
7. Hayatlarını kolaylaştırmak adına çözüm noktası olun be kimliğinizi gizli tutmayın.
8. Bırakın ofisinize kahve içmeye gelsinler!
9. Çalışan-öğrenci odaklı etkinlikler düzenleyin. Gerçek hayatta sosyalleşmelerini sağlayın.
10. Sayfanızda kurum içi etkinliklerini paylaşmalarını özendirin.( İK departmanında kutlanan bir doğum günü partisinin fotoğraflarını bırakın paylaşsınlar)
Kısacası: kurumunuza can verin, ona ruh katın! Onu “insanlaştırın”.
Sosyal ağlar iletişimi eğlenceli bir hale getirip, paylaşım odaklı gerçekleştirmenize olanak sunuyor! Neden bunu görmek yerine uzak duracaksınız?
Bunu yaparken tekrarlıyorum: pazarlama mantığıyla bakmaktan ziyade, arkadaşlık kurmak mantığıyla bakmanız gerekecek!
ARKADAŞ olmayı deneyin!
xxx Üniversitesi seni ARKADAŞ olarak eklemek istiyor:)