Amerikan seçimleri son dönemde sosyal ağların ülkelerin siyasetleri üzerinde ne kadar etkili olduğunun sıkça gündeme gelmesini sağlıyor. Özellikle de seçimlerde oy verenlerin fikirlerini etkilemek açısından sosyal medyanın başka iletişim araçlarının önüne geçiyor olması bile söz konusu.
Readwriteweb sitesi sizin için özellikle Amerika’da politikayı dönüştürmek için kurulan üç sosyal ağı yazdı. Biz de sizin için özetliyoruz.
“Clicktivizm”
2006’da iki Stanford Üniversitesi öğrencisi tarafından kurulan Change.org, büyük sorunları küçük yollarla çözmeyi amaçlıyor. Bu küçük yollardan birisi dilekçe vermek. Vatandaşlardan dilekçeleri kabul eden sitenin başarılarından birisi Bank of America’nın aylık 5 dolarlık ücret uygulamasını kaldırmak oldu.
İnternette gerçekleştirilen aktivizme “clicktivizm” adı veriliyor. Biz de bu şekilde ifade edersek, Change.org’un şu anda 17 milyon üyesi clicktivisti bulunuyor ve her ay siteye 2-3 milyon yeni clicktivist ekleniyor.
Toplumsal katılım
Mottosu “Sesiniz alındı, çoğaltıldı, yansıtıldı” olan POPVOX sitesi ilgi kirliliği içindeki problemi göstermek amacıyla kuruldu. Sitenin kurucusu ve CEO’su Washington’da hukuk asistanı olarak çalıştı ve kongre çalışanlarının çok ses içinde boğulduklarını gördü. Böylece POPVOX sitesi ortaya çıktı. Site Amerikalıların yasama sürecini takip etmeleri ve çıkarılan yasalara destek veya eleştirilerini sunmalarını sağlıyor.
Oy verdirmeye teşvik
Votizen sitesinin ise farklı bir amacı var. 200 milyon Amerikalı oy verenin kaydını dijital ortama taşıyan site bunun için ciddi para ve zaman harcadı. 1 terabaytlık bilgi toplayan sitenin amacı sadece üyelerinin sosyal medyada bağlantılı olduğu kişilerin internette beğendiklerini keşfetmelerini sağlamak. Şimdiye kadar 2,25 milyon dolar yatırım alan sitenin yatırımcıları arasında Napster’in kurucu ortağı Sean Parket ve aktör Ashton Kutcher yer alıyor.