Sosyal Medya Ve Psikoloji: İnsan Her Yerde İnsan

Salt olarak tüketen ve bozan bir mecra değildir aslında. Aynı zamanda geliştirip, yeni imkânlar sağlayan, başka bir dünya kurulmasına olanak tanıyan çok geniş bir alandır. Toplumda hiçbir sosyal faktör, bir insanı kesin çizgilerle belirleyen özel şartlar oluşturamamıştır.

Sosyal Medya alanı da insan psikolojisini tamamen şekillendirmeyen ama etkileşim halinde olmasını sağlayan/etkileyen bir alandır. Bu bağlamda Sosyal Medya teknolojiden daha çok insan psikolojisi ve sosyolojisi alanında hizmet veren bir mecradır da diyebiliriz.

Konuya derinlemesine baktığımızda öncelikle insanların Sosyal Medya da ne aradıkları sorusunu sormalıyız?  Kişilerin gerçek hayatta yaşayamadıkları şeyleri yaşayabildikleri sosyal bir ortam olması açısından veya bir yetişkin insanın sorumlulukları ve zorunluluktan doğan sıkıntılardan kurtaran bir rahatlama alanı oluşturuyor olması mıdır?

Sosyal Medya, giderek toplumu oluşturan farklı düşüncelerdeki insanların duygu ihtiyaçlarına karşılık verebilen bir mecra haline geliyor.  Belki trafikte saatler süren bir bekleme esnasında, dış dünyaya haykırabildiğimiz bir nefes alma aralığı. Belki, karşı koymak istediğimiz bir fikre ‘hayır!’ demenin en kolay olduğu bir duvar, veya insanlara ‘ben de varım!’ demenin en kolay yolu…

Sosyal Medya’da varolan İNSAN’ın psikolojisi, yaşamın içinde tepkimeler veren İNSAN’dan pek de farklı değil. Tek fark burada olan bitenlerin çok daha hızlı, etkili ve daha çok insana ulaşarak etki alanının gücüdür. Bu gücün farkına varan İNSAN PSİKOLOJİSİ kendini buradan faydalanmaya doğru itecek, zaaf ve dirençlerine göre buradaki etkileşim alanı şekillenecektir. İNSAN’ı ve bu araçları doğru okuyanlar ise yeni medyanın söz sahipleri olacaktır.

Yaşantımıza facebook ve twitter girince ne kazandık veya ne kaybettik? Bu mecraların kullanıcıları gerçek dünyadan uzaklaşıp yalnızlaşıyor mu? Yoksa  çeşitlenip özgürleşiyor mu? Bu soruların cevabını bize en iyi tercih sebebimiz ve yaşantımızdaki faklılıklar gösterecektir.

Toplumda bu mecralara duyulan ihtiyaca yaklaşımımıza, iyi yönde ve faydacı olarak bakarsak; kişilerin şehir hayatın içinde mesai ve sorumlulukları dahilinde insancıl ihtiyaçlarından uzak kalmasını engelliyorsa ve sosyal etkileşimini artırıyorsa güzel bir katkısı vardır hayatımıza. Lakin kişilerin iletişim tercihleri artık sosyal mecralar yoluyla oluyorsa ve sosyal ilişkilerini tembelleştiriyorsa, gerçek ilişkiden kaçar hale geliyorsa psikolojik sorun göstergesi olabilir.

Bunun dışında kişilerin fotoğraflarını ve anılarını bu ortamlarda paylaşması pozitif düşünceye göre yaklaştığımızda bizi mutlu etmeli aslında. Kendinizi güncel hayatta hiç de iletişime geçemediğiniz bir tanıdığınızın fotoğrafını facebook aracılığı ile beğenirken bulduğunuzda, artık hiç de yadırgamıyorsunuz öyle değil mi? Sevmediğiniz ve normalde bilgilerinizi paylaşmadığınız bir insan bile sizin fotoğrafınıza kolayca erişebiliyor ve siz bunu dert  etmiyor musunuz? Aramıza hoş geldiniz  Sosyal Medya sakini.

Fotoğrafınız için aldığınız like sayısına göre günlük modunuz değişiyorsa siz de artık bizdensiniz.